Son yıllarda dudak estetiği oldukça ön plana çıkan estetik operasyonlar arasına girdi. 21. yüzyıl başlarında yaygın estetik görüş dolgun dudakların daha hoş göründüğü şeklinde oluştu. Bu nedenle bugün amacımız çoğu kez dudak dolgunluğunu sağlamaya yönelik olmaktadır.
Dudakta dolgunluk çeşitli materyaller ile sağlanabilmektedir. Bunlar; hastadan alınan kendi dokuların (otolog) kullanımı, dışarıdan materyal kullanımları (hyaluronik asit, slikon materyaller gibi)
Plastik cerrahide her zaman otolog (kendi dokuları) kullanımı başarılı sonuçlar verse de dudak bölgesi oldukça tartışmalıdır.
Hastanındudak dolgunluğu kendisinden alınan yağ dokusu ya da deri altı dokusu ile sağlanabilmektedir. Yağ uygulamalarından sonra bir kısım erime, pürüzlü yüzey oluşması gibi sorunlarla karşılaşılabilse de bu gün hala geçerliliğini koruyan yöntemlerdendir. Diğer bir otolog doku transferi ise cilt altı doku kullanımıdır. Bu yöntemde erime minimal düzeyde iken dudakta sertlik sorun oluşturabilmektedir.
Ayrıca slikondan üretilen dudak dolgunluğu sağlayan şerit halinde implantlar da halen başarı ile uygulanmaktadır.
Günümüzde dudak dolgunluğunun sağlanmasında en sık kullanılan cerrahi olmayan yöntem organik madde enjeksiyonlarıdır. Baştahyaluronik asitgelmektedir. Hyaluronik asit zaten vücudumuzda var olan bir maddedir. Ancak bu madde laboratuvar ortamında çoğaltılıp saflaştırılarak enjekte edilebilir hale getirilmektedir. Enjeksiyon yapılan bölgeden bir süre sonra emilerek uzaklaştırılmaktadır. günümüzde kanıtlanmış herhangibir zararı olmayan bu yöntemin de dezavantajı 6-12 ay gibi sürelerde tekrarlanması zorunluluğudur.